"Allah versin"
       Dua’nın yakarış olduğu söylenir. Tabii yakarış ve yalvarış yetersizlik boy gösterdiğinde ortaya çıkar. Mesela sınava iyi hazırlanamayan öğrenciler sınav sonuçlarını görünce not yükseltmek için öğretmenlerine yalvarmaya başlarlar.
Hayatımızda kendimizi yeterli hissettiğimiz durumlarda istemek aklımıza gelmez çoğu kere, böyle durumlarda iş “kolay bir iştir” ve kimseye tenezzül etmeyiz. Bazen de tersi durumlarda yapmak mümkün gözükmemektedir. O zaman işimiz “Allah’a kalmıştır” dua etmek gerekir. Gerçekten düşündüğümüzde ise kalbimizin atışını bile biz belirleyemiyoruz. Aslında işleri ne kadar yoluna koyarsak koyalım, ne kadar işi "Allah’a bırakmıyor" olursak olalım, ne kadar hazırlık yaparsak yapalım, eninde sonunda yaptığımız şey, "istemek"tir. Yani yaptığımız her eylem bir duadır. Yukarıdaki öğrenci-öğretmen örneğine dönecek olursak sınav sonuçlarını değerlendiren öğretmen için ders sırasında öğrenci sorumluluklarını yerine getiren bir öğrencinin yüksek not alma isteği, tersi durumdaki bir öğrenciye göre daha inandırıcıdır. Çünkü ortada bir çalışma ve emek harcama vardır.
        Hayat “Hayatı programlayan”ın kurallarına göre yaşadığımız sürece anlamlıdır.
“İnsan için çalıştığından başka bir şey yoktur” * der kutsal kitabımızda. Dua kavramıyla tevekkül kavramı içicedir aslında. Tevekkülü ise şöyle düşünüyorum: Yaradan izin vermedikten sonra kul ne kadar çalışsa da olmaz. Yaradan izin verdikten sonra ise çalışmadan olmaz. Genel geçer kural bu gibi gözüküyor. Mesela sizden yardım isteyene “Allah versin” demektense ona “Rabbim senin bana verdiklerinden ben de bu kuluna veriyorum ve onun da bunlara sahip olmasını istiyorum” düşüncesiyle Allah adına bir şey vermek daha değerli bir dua gibi…
Hayatımızda kendimizi yeterli hissettiğimiz durumlarda istemek aklımıza gelmez çoğu kere, böyle durumlarda iş “kolay bir iştir” ve kimseye tenezzül etmeyiz. Bazen de tersi durumlarda yapmak mümkün gözükmemektedir. O zaman işimiz “Allah’a kalmıştır” dua etmek gerekir. Gerçekten düşündüğümüzde ise kalbimizin atışını bile biz belirleyemiyoruz. Aslında işleri ne kadar yoluna koyarsak koyalım, ne kadar işi "Allah’a bırakmıyor" olursak olalım, ne kadar hazırlık yaparsak yapalım, eninde sonunda yaptığımız şey, "istemek"tir. Yani yaptığımız her eylem bir duadır. Yukarıdaki öğrenci-öğretmen örneğine dönecek olursak sınav sonuçlarını değerlendiren öğretmen için ders sırasında öğrenci sorumluluklarını yerine getiren bir öğrencinin yüksek not alma isteği, tersi durumdaki bir öğrenciye göre daha inandırıcıdır. Çünkü ortada bir çalışma ve emek harcama vardır.
        Hayat “Hayatı programlayan”ın kurallarına göre yaşadığımız sürece anlamlıdır.
“İnsan için çalıştığından başka bir şey yoktur” * der kutsal kitabımızda. Dua kavramıyla tevekkül kavramı içicedir aslında. Tevekkülü ise şöyle düşünüyorum: Yaradan izin vermedikten sonra kul ne kadar çalışsa da olmaz. Yaradan izin verdikten sonra ise çalışmadan olmaz. Genel geçer kural bu gibi gözüküyor. Mesela sizden yardım isteyene “Allah versin” demektense ona “Rabbim senin bana verdiklerinden ben de bu kuluna veriyorum ve onun da bunlara sahip olmasını istiyorum” düşüncesiyle Allah adına bir şey vermek daha değerli bir dua gibi…
6 Comments:
:)Okuyunca birden yazıda kendimi gördüm.Mesela bugünkü tarih sınavına çalışmadım ve haliyle kötü geçti.Sınava başlamadan önce baya uzun bir zaman dua okudum hatta hatim indirdim.Ama çalışmayınca öyle dua filan kar etmiyor...
By Unknown, at 15 Aralık, 2005 15:50
yaşamın içinden birşey yazmak iştemiştim bu açıdan iyi bir örnek olsa da sınavının kötü geçmesine üzüldüm :(
By hicanka, at 16 Aralık, 2005 09:26
Murat, Cumartesi akşamı konser var demiştin ya.. Onun programını gönderirsen sevinirim.. Allah versin deme ama :p
By Ufuk Ilter, at 16 Aralık, 2005 15:37
valla ben hiç üzülmüyorum demek ki seninde üzülmene gerek yok:)sözel derslerin pek sevmem ve doğal bir sonuç bu.Bi de tam yaşamın içinden bir örnek demişşin ya,bence de öyle:)
By Unknown, at 17 Aralık, 2005 16:16
katkıların için teşekkürler ahsen,
yazıda da anlatmaya çalıştığım gibi, her eylem bir dua aslında bunu fakederek yaşamak önemli olan.
By hicanka, at 19 Aralık, 2005 13:36
Katkılar için teşekkürler Gülsüm.
Amacım, ömrü bir duaya dönüştürmek yazısıydı.
By hicanka, at 20 Aralık, 2005 20:39
Yorum Gönder
<< Home